Bir başkaydı benim köyümde 1970 ,1975 hatta 80’li yıllar,
*Dereden akan şırıl şırıl ,sakin ve berrak su,
*Dere yamaçlarındaki yağmurdan sonra çıkan mantarlar,
*Belki doyurmaz ama, dalından toplanan o karamuk, alıç ve armut taneleri.
*Bayramlarda topladığımız akide şekerleri, yaptığımız fermeneler.
*Bayramlarda alınan yeni esbaplar ve mantar tabancalarının sesleri.
*Yılda bir, eski değirmen de yapılan yerli malı kutlamaları yine düğünlerde yapılan yarenlikler Düğün odalarının heyecanı vardı. Samimiyeti vardı, neşesi vardı.
*Şekir emminin davul sesi ayrı bir renk katardı köy düğünlerine.
*Sabah yanan tandırın , tandırda pişen ekmeğin kokusu ve tadını unutmak mümkün mü?
*Sabah şehre giden ibrahim amcanın otobüsü.
*Köy gençlerinin aldığı yeni kıyafetlerle köy ortasında olta atmaları.
*Almanya’dan lüks araba ile gelen Almancı arabalarına garip garip bakışlar.
*Almancıların hediye olarak getirdiği ibola çakmaklar.
*Yakup emminin Çanakkale anılarını dinlemek.
*Unutmadan yazmam gerekir Fadime ebemin çok anlamlı agıtları.
*Yine köyümüze çok emeği geçenler Veli Öğretmen ve Kamil hocanın yeni cami yaptırması.
Yukardaki olayları yazarken günümüz çocuklarının isteklerine kolay ulaşmaları nedeni ile elde ettikleri nimetlerin değerini bilmedikleri ni, ancak, bizlerin zor ulaştığımız ve güç kazandığımız her türlü eşyanın, değerininde çok kıymetli olduğunu dile getirmek istedim ve kolay kazançların kolay kaybedildiğini, zor olan kazançların kıymetli olacağını bereketli olacağını dile getirmek istedim,
Yorum Ekle